Mutlak; salt.
Mutlak; salt; mücerret.
Mutlakiyet; mutlakiyetçilik; saltçılık; saltıkçılık; mutlak hükümet yönetimi.
Beraat ettirici.
Beraet.
Yutmak; emmek; yutmak.
Emme; masetme; yutma.
Mutlak; salt.
Mutlak; salt; mücerret.
Mutlakiyet; mutlakiyetçilik; saltçılık; saltıkçılık; mutlak hükümet yönetimi.
Beraat ettirici.
Beraet.
Yutmak; emmek; yutmak.
Emme; masetme; yutma.