Acele yapılması gerekli; ivedili; geciktirilmez.
Ani bir hastalık veya bedensel yaralanma sonucunda ortaya çıkan ve dolayısıyla geciktirilmesi mümkün olmayan, tıbbi veya cerrahi tedavi gerektirdiğini belirten haklı bir görüşe yol açan durum.
Afete uğrayanları kurtarma, yaralıları tedavi, yedirip içirme, ısıtma aydınlatma vb. ihtiyaçlarını giderme çalışması.
Acele olarak; çok çabuk (hızlı) bir şekilde.
Geciktirilmeksizin; acele olarak; ivedi bir biçimde; hemen; derhal.
Kiraya veren kimse; kiralayan; mucir.
Bankalarca yapılan işlemler üzerinden alınan faiz, komisyon gibi ücret; senetli kredi işlemleri dolayısıyla bankaların müşterilerinden yaptıkları tahsilat; ticari senedin üzerinde yazılı değerle, kırıldıktan sonraki değeri arasındaki fark; herhangi bir paranın gerçek değeri ile saymaca (itibari) değeri arasındaki fark; sarraflık payı.
Piyasada ve borsada tahvil ve hisse senetlerinin değerinin düşürülmesi veya yerine göre yükseltilmesi için uğraşan ve bundan yarar gören kimse; spekülatör.
Piyasada ve borsada meşru olmayan yollarla yapılan işlemlerden sağlanan fiyat farkı; ticaret ve kambiyo senetleri alım ve satım işlemleri.
Acz; ödeme güçsüzlüğü; karş. Aciz.
- 1
- 2