Abideler; anıtlar.
Anıt; bir kişinin veya olayın hatırasına dikilen yapı.
Anıtsal.
Adalet suyu; adaletin feyz ve bereketi.
Hayat suyu; sonsuz yaşam (hayat) verdiğine inanılan su; içenin ölümsüzlüğe ereceğine inanılan su.
Akar su.
Geniş yüzlü; dolgun suratlı; değirmi yüzlü.
Bir ülkeyi güç durumda bırakmak veya o ülkeye bazı istekleri kabul ettirmek amacıyla, o ülkenin özellikle ticari ilişkilerini zor ve güç kullanarak kesmek.
Ortadan kaldırma; yok etme; harab etme.
Yürürlükten kaldırma; feshetme; bozma; (ceza takibinden) vazgeçme; af; ceza davasını idari işlemle durdurma.